Gençlik, dokularda çoğalma ve artma zamanı iken yaşlanma ise tam tersi azalma ve eksilme zamanıdır. Bilimsel araştırmalar ışığında dokularda eksilen bu maddeler geçmiş zaman içinde ölçülüp tespit edilmiştir.

Bu çalışmalar ve belirlenen bu eksikler sonucunda ortaya gençlik aşıları çıkmıştır. Çıkan bu aşıların amacı ise bu eksilen maddeleri yerine koymak, dokuyu tekrar yapılandırmak ve yenilemektir. Gençlik aşısı uygulama alanları ise genelde yüz, el, dekolte ve boyun bölgesidir. Gençlik aşısı ufak enjeksiyonlar şeklinde yapılmaktadır.

Genç ve sağlıklı bir cilt dolgun, parlak ve diridir. Ancak ilerleyen yaş ve zamanla ciltte tonus kaybı, kırışıklık, sarkma ve kuruluk meydana gelir. Bu bulguların geliştiği herkes esasında Gençlik aşısından faydalanabilir ancak pratikte genelde 30’lu yaşlarda bu işlem yapılmaya başlanmaktadır. Gençlik aşısının uygulanma sıklığına ise kişinin ihtiyacına göre uzman hekim ile birlikte karar verilir.

Gençlik aşısı bir eksiklik tamamlama ürünü olduğu için dokuya verilen maddelerden ötürü herhangi bir reaksiyon beklenmemektedir. Ancak çok nadiren geçici alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Bu sebepten ötürü mutlaka hekim tarafından klinik ortamında uygulanması gerekir.